Sadece Suriye mi, Suudi dolarları
ne olacak?
Amerika, Suriye’yi AKP ile
birlikte istikrarsızlaştırarak, dünyanın önüne, çok büyük sorunlar koydular.
Bu işin kısa evveliyatına
bakarsak, bu günlerde olanları daha iyi anlarız.
Amerika dünya enerji kaynaklarına
olan hâkimiyetini sürdürmek için, Rusya’yı kontrol altında tutmak istedi. Bunun
için Rusya’ya ve Rusya’nın arka bahçesindeki ülkelerde, Renkli devrimleri
destekledi.
Rusya’nın, kendisini toparlamak
için, belli bir zamana ihtiyacı vardı. Bu zamanı kazanmak adına, Doğu
Avrupa’daki nüfus alanlarının, ABD denetimine geçmesine göz yummuştu.
ABD Rus arka bahçesinde, en son
renkli devrim denemesi Güney Osetya ve Ukrayna’da gerçekleşti. Moskova’nın üç
yüz kilometre uzağındaki, Amerikan denetimi, Rusya’yı kesin savunma durumuna
soktu.
Artık, savunmanın bir çare
olmadığını gören Putin, Kırım’ı ilhak ederek, Amerika’ya ilk kesin cevabı
vermiş oldu.
Beş yıla yakın zamandan beri,
Suriye’de IŞİD ile ne yaptığı belli olmayan bir Amerikan vekâletler savaşı
yaşandı.
Amerika Suriye’ye girmek için IŞİD
gibi radikal İslam-i örgütleri bahane ederek girmişti.
Rusya da, Suriye’ye girmek için
IŞİD’ı bahane ederek girdi. Aslında Fransa ve İngiltere de aynı bahane ile
Suriye’ye girmişlerdi.
Asıl maksatları ise, kesinlikle
Suriye değildi.
Amerika Suudi Arabistan’ın
güvenliğini sağlamak, Kürdistan Kurmak ve Körfez ülkelerinin dolar üzerinden
petrollerini satmasını sağlamaktı.
Çünkü Suudi petrolü ve Körfez
petrolü dolar ile satılır. Amerika hiçbir zahmete katlanmadan petro-dolar
üzerinden sömürü mekanizmasını işletir.
Rusya’nın Suriye’ye girmesi, esas
olarak Amerikan dolarını tehdit etmek içindir. Suudiler petrolü başka para
üzerinden satarsa, Amerikan ekonomisi ve Batı ekonomisi çöker.
Şimdi Amerika’nın asıl korkusu
budur. Nasıl ki, Saddam petrolü dolarla satmayacağım deyince, Irak’ı
işgal etmişti. Tıpkı Kaddafi’nin petrolü altın dinar ile satacağım
dediğinde, başına gelenler gibi.
Suriye meselesi petro-dolar
meselesidir.
Çin’in, Rusya’yı Suriye konusunda sonuna
kadar desteklemesi de, bundandır. Çin’in asıl kavgası dolarladır. Çin
silahlı savaş yapmaz, ticaret savaşı yapar.
Burada Türkiye ne yapacaktır? Asıl
önemli olan konu budur.
Görünüşe bakılırsa, Erdoğan
tamamen Batının yanında yer alarak,iktidarını sürdürmeyi düşünecektir.
Onun asıl derdi Türkiye değil, kendiiktidarının devamıdır.
Türkiye’nin askeri hava
alanlarına, Kanada, Avusturalya gibi, 77 milletten uçakların ve askerlerin
gelmesini görünce, başka bir anlam çıkaramayız.
Rus uçaklarıyla dalaşacaksın,
Amerikan uçaklarına kucak açacaksın.
İki süper kuvvet kozlarını Suriye,
Doğu Akdeniz ve Körfez’de paylaşmak üzere hazırlanıyorlar.
Bloklar şöyle oluştu. Amerika,
Suudi Arabistan, İsrail, Türkiye, Katar ve Körfez ülkeleri bir tarafta, Suriye
İran, Rusya, Çin, Lübnan Hizbullah’ı öte tarafta…
Türkiye’nin çıkarları ise bölge
ülkeleri ile birlik olup, Suriye’deki terörün temizlenmesini sağlamaktır. AKP
iktidarının çıkarı ise; Amerika ile birlikte olmaktan geçmektedir.
Bu büyük sorunla baş edebilmek
için, Milli bir hükümete acilen ihtiyaç vardır. AKP iktidarı,
Türkiye’yi çok kötü bir sorunun parçası haline getirmiştir.
Tek çıkış, milli duruş
sergileyecek ve ileride iki büyük kuvvetin hiç birisinin yanında olmayarak,
tarafsız bir çizgi izleyecek bir Milli Hükümete ihtiyaç vardır.
7.10.2015, bulentesinoglu@gmail.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder