DÜNYA VE
AHİRET BERATLARIMIZ
CEMAL
ÇALIŞKAN
İnsan
canlı bir varlık olması biyolojik ve fiziki olarak diğer varlıklarla ortak
yanlarıdır. Onlardan ayıran aklı ve iradesini bağımsız kullanabilirliğidir.
İşte dünyada ve ahrette alabileceği beratlarda bu noktalardır. İşte biz bu
yazımızda bu beratlardan söz etmek istiyoruz. Mübarek üç aylarda Kadir gecesi
istisna edilirse, son Berat kandili Şaban ayının on dördüncü Cumaya bağlayan
gecesidir. Bir adım sonrası da on iki ayın sultanı olan Ramazanı şerife
kavuşacağız. Berat, sözlükte kurtuluş ve bir okul sonrası şahadet almak
manalarına gelmektedir. Öyleyse insanın berat alma gününü sadece bu geceyle
sınırlı tutmamak gerekir. İnsanlar, bir günde birkaç kere berat bile alabilir.
Çekmiş olduğu sıkıntılarından kurtulmuşsa, beratıdır. Başarısızken
başarılı, zarardan kara dönülmesi beratlarıdır. Ciddi hastalıktan şifa bulması,
ciddi sorunlarına çözüm bulması kişilerin beratları değil mi? İnsanın yıllarca
dost bildiği insanın yılan olduğunu anlamsı bir berattır. Gittiği yolun
yanlışlığını anlaması, bir berattır. Dünya ve ahretle ilgili şüphelerinden
kurtulması bir berattır. Habersiz yaşadığı güzelliklerden haberdar olması bir
beratıdır. Allah’a, kulluktan uzak yaşayışın Allah’a kullukta buluşması
berattır. Ülkemizde yaşanan bu talihsiz savaşın son bulup barış olması toplumun
için berattır. Kişinin yaşadığı vicdan azabından kurtulması berattır. Zalimin
karşısında Hakkı müdafaa etmek berattır. Bu nedenle beratı Müslümanların bir
geceye hapsetmesi, Beratın büyüklüğüyle gayrı mümkündür.
Müslüman insana, mübarek Ramazan ayı öncesi, bir ön hazırlık yapması
gerekir. Nasıl ki, bir şehri ziyarete giden istifade etmek için bir önceden
bilgi alması şarttır. Ziyaretimizden kazanç elde etmek için bu gereklidir.
Gelen Ramazan ayında da, elde edeceğimiz manevi kazançlar için bir ön hazırlık
ve ruh uyanıklığı gerekir. Bunun için insanlarla iyi geçinmeden tutunda çevre
temizliği, gönül temizliği ve her türlü Salih ameli işlemeye kadar
götürebiliriz. Bu nedenle Ramazan öncesi bu berat gecesinde yakarışımızla
gönlümüzü Rabbe açmalıyız. Kuranda: İnsana bir darlık dokunduğu zaman yanı
üzere yatarken, otururken veya ayakta iken bize yalvarır, ama biz onun
sıkıntısını giderince sanki kendisine dokunan bir darlıktan ötürü bize hiç
yalvarmamış gibi davranır. İşte aşırı gidenlere yaptıkları iş böyle süslü
gösterilmiştir.”buyrulur. Allah katında duadan daha şerefli bir şey
yoktur. Dua ibadetin özüdür. İbadette dua, isteklerimizin kabulünün
vasıtasıdır. Allah” Sizin duanız olmasa size niye değer verip sizi önem versin”
buyrulur. Peygamber efendimiz” Benim Allah ile bir vaktim vardır ki, onda bana
ne bir Melek’i mukarrep, ne de bir nebiyi peygamber, hiç biri yanaşamaz”
buyurmuştur. İşte bu anlar, Allah’a dua ettiği anlarıdır. En büyük zikir ve dua
“Allahtan başka ilah yoktur” sözüdür.
Allah dünyada meleklere, şeytanlara, kâfirlere ve Müslümanlara aynı uzaklıkta
bulunur. Allah’ın meyli ve yardımı ise, kendi yolunda yürüyenleredir. Fakat
Allah hikmeti gereği bu saydıklarımız varlıklara karşı yaptıklarının
karşılığında, iradesini hiçbiri lehine ve aleyhine kullanmamaktadır.
Dualar şu beş gecede ret olunmayacağı bildirilmiştir: İçinde bulunduğumuz Berat
gecesi, Regaip gecesi, Ramazan ve Kurban bayramı geceleri ve Cuma
geceleridir. Berat gecesinde, bir sene içinde doğacak ve öleceklerle
birlikte yaşayanların bir yıllık rızıkları hükme bağlanmaktadır. Bir yılda
meydana gelecek olayların hayır ve şer olsun bu gecede hükme bağlanacaktır.
Berat gecesinin bir kaç ismi vardır. Mağfiret gecesi, icabet gecesi, rahmet
gecesidir. Peygamberimiz ”Bu günün, gecesini namazla, gündüzünü oruçlu olarak
geçirmemizi “ öğütlemiştir. Bu gece yüce Allah bize şöyle seslenir” Yok mu
benden af isteyen onu bağışlayayım, yok mu rızkını isteyen onu rızıklandırayım,
yok mu hasta olan, ona şifasını vereyim, yok mu borculu, ona ödeyeyim diye nida
eder” buyrulur. Fakat bu gecede af kapsamına girmeyenlerin de olacakları
bildirilir.
1-Allah’a şirk koşanlar 2- Kindar olanlar 3- Kibir ve gururla yaşayanlar 4-
ana-babaya asi olanlar 5-Suçsuz insanları öldürenler 6-Akrabayla ve sıla-i
rahim terk edenler 7- Zina edenler 8- Hayatını günahlarla geçirenlerdir. Bu
yaşadığımız mübarek zaman diliminde çok vahim olaylar yaşanmaktadır. Ülkemize
hep birlikte sahip çıkalım. Samimi dualarımızla el açalım. Bu topraklarda
yaşayanlar her zaman acı ile yüz yüze yaşamışlardır. Bu ülkeyi yeniden dizayn
etmeye gerek yoktur. Aksayan taraflarını yirmi dört saat söyleyerek fitneye
neden olmaya lüzum yoktur. Çevredeki yaşananları göz önüne getirip barışın
değerini anlatmalıyız. Herkes görevini yapmalıdır. Biz görevlerimizi ne zaman
layıkıyla yaparsak, Beratımızı almış olacağız.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder