BAYRAMDA ŞEHİT VE GAZİLER
YOK
Cemal ÇALIŞKAN
Bir insan niye öldüğünü ve niye
öldürdüğünü bilirse, yaratılışın ve Yaratıcının bir emri olduğuna bilinçli
inanırsa, böylesi bir savaşçının önünde demirden kala’lar, ölüm kusan makineler
durabilir mi? İşte, özellikle İslam’la şereflenen Müslümanlarda bu iki duygu
savaşlar meydanlarında daha bir açığa çıkar. Bu inanç sahabelerden başlayıp
aynı yolun yolcusu inanç sahipleri bu inancı devam ettireceklerdir. İslam
tarihi böylesi kahramanların yüzlercesini binlercesini görmüştür. Günümüzde
iktidarın eliyle mi, nedense gazi ve şehitlikle ilgili ayet ve hadislere ne
camilerde ne de milli kutlamalarda yer vermezler. Haydi, Atatürk ve onun milli
düşüncesini unutturmaya kalkıştınız, bari vatanımızın bağımsızlığını devam
ettirebilmesi için gazilik ve şehitlikle ayetleri milletin evlatlarına ve
topluma anlatın ki, PKK karşısında bu insanlar yılgınlığa ve yeise düşmesinler.
Böyle olmadığından diğer yönden bu kahramanların bazıları devlet tarafından
cezalandırıldığından sayıları çok azalmıştır. İşte İstanbul’u fethe çıkan
kahramanlara konuyla ilgili ayetler ve hadisler beş vakit namazla birlikte
anlatıldığı için İstanbul’un fethi gerçekleştirilmiştir. Günümüzde PKK karşı
savaşan askerlerimize niçin ve neden savaşıldığı anlatılmış olsaydı, şimdi
barış denilen rezaletle devletin ve onun kahramanlarının şerefleriyle
oynayanlara izin verilmezdi.
İşte
kutsal ve güzel şehir olan İstanbul’un fethinin 561. senesini kutladığımız
günümüzde böylesi kahramanlara milletimizin ihtiyacı vardır. Şehit kelimesi
Kuranda 35 yerde geçmektedir. Şehit ismi Allah’ın 99 isimlerinden biridir.
Şüheda şehidin çoğuludur. Şüheda ise, Kuranda 20 yerde geçmektedir. Şehitlik
öyle büyük bir mevkidir ki, Allah’ın şehitlere tanıdığı imtiyazları bu halka
milli zafer günlerimizde her mekân anlatmalıyız. Milletler şehit, gazi ve
kahramanlarıyla var olurlar. Kahramansız, şehitsiz ve gazisiz milletler
yaşamazlar. İşte şehitlere tanınan imtiyazlar:
1- Şehitlerin
ruhlarını Allah alırken melekler hazır bulunur. Peygamberler dâhil diğer
insanların ruhunu Azrail alır. 2- Hiç kimse cennete girdikten sonra yeniden
dünyaya dönmeyi şehitlerden başkası istemez. 3- Şehitler, şehit olduğu esnada
bütün günahları af olunur. 4- Ölürken şehide Cennetteki makamı
gösterilir.5-Kabir azabından muaf olur.6-Akrabasından 70 kişiye şefaat eder. 7-
Peygamberler yıkanırlar, kefenlenirler. Şehitler bir görüşe göre yıkanmaz ve
namazları bile kılınmaz. Özellikle kanlı elbiseleriyle defin olunur.8- Her ölene Peygamber bile olsa, öldü denir,
şehitlere öldü denmez. O Rabbin yanında diridir, rızklandırılır. 9-Peygamberler
dâhil, şefaat edecek olanların hepsi ahrette şefaat eder. Şehitler ise, her gün
şefaat ederler. Hatta gerekli olduğunda bedenleşerek cepheye savaşa
giderler.10- Allah şehitlere cennette altından kanatlar takar ve akla gelmeyen
nimetlerle ikramlar eder. Ayrıca ayete göre, şehit bu nimetleri kendisinden
sonraki şehitlere bildirir.
2- Onların
savaşa istekle katılmalarını sağlarlar. Şehitlerin cennetteki makamları,
kabirde bulunan anası-babası, evlatlarına ve kardeşlerine gösterilir.
Şehitlerin bedenleri toprak, ruhları cennettedir. Fakat toprak şehitlerle
birlikte, âlimlerin, Enbiyanın, müezzinlerin, hafızların ve camileri imar edenlerin
bedenlerini de yemez. Şehitlerin başlarına yakuttan taç giydirilir. 72 huriyle
evlendirilir. Kılıçlar “cennetin anahtarıdır” Kılıçsız şehit ve gazi
düşünülmez.
Hz.
peygamber efendimiz, İstanbul’un fethiyle ilgili hadisin sahih olup olmadığı
konusuna girmeden İslam’ın iki kaynağı olan Kuran ve sünnete göre, Fetih ruhunu
taşımak bütün Müslümanlara farz kılınmıştır. Fetih ruhunu taşıyanlar şehitlik
ve gaziliği de taşıdığının bilincinde olmalıdır. Çünkü Peygamberin
arkadaşlarını düşmanlarına anlatanlar, şöyle tarif ediyordu. “ Onlar, Sizin
dünyayı yaşama özleminizden daha çok şehit olup cennetteki kazacakları
makamların özlemini çekiyorlar”. Ölümden korkmayan insanla mücadeleye girmek
demek, savaşı baştan kaybetmek demektir.
Bu
nedenle kaybedecek bir şeyi olmayanlardan korkun demişlerdir. İnanan insan
kaybedecek bir şeyi olmadığı gibi kazacağı büyük bir dava ve cennet vardır.
Kuran’da ”Allah müminlerin canlarını, mallarını cennet karşılığında satın
aldığını” bildirmiştir. “Allahtan daha doğru sözlü olan kim olabilir?” İşte bu
nedenle o çok küçük sayıdan ibaret ordular, çok sayıdaki orduları mağlup
etmişler. Bugünkü yaşadığımız toprakları bize vatan yapmışlardır. Her
sene 29 Mayıslarda İstanbul’u kutlama gösterisiyle bu ruh taşınmış olmaz. Mayıs
ayı, Türk milletinin çok zaferler kazandığı bir zaman dilimi olarak tarihe
geçmiştir. Gençliğimizde, Türklük ve Müslümanlıktan söz ederlerdi.
Hak yol İslam yazacağım marşını söylerdik. İstiklal Harbini başlatan ruh, FETİH
RUHU olduğu unutturuluyor. Devlet, siyasilerin oyuncağı haline gelmiştir.
Günümüzde oynana oyunları görüp de böyle olmadığını söyleyebilir misiniz?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder