EMİN VAROL
Kimse bunu
konuşmuyor.
Aklına bile getirmek istemiyor.
Aklına bile getirmek istemiyor.
Ancak, kamuoyu’nun aklı olan medya
da bunu muhataplarına sormuyor.
“Ya, hayır çıkarsa?”
Herşey “evet” üzerine kuruluyor.. Referendum’da “evet” çıkması kesin, acaba yüzde kaç evetle anayasa kabul edilecek gibi bir algı peşine düşürülmeye çalışılıyoruz.
Gazeteci arkadaşlar da bu moda girmişler.
Dün, Afrika gezisine çıkan Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul’da bir basın toplantısı düzenliyor.
Soru sorma yeteneğine ve özgürlüğüne sahip gerçek muhabirler için bulunmaz bir fırsat.
Meclis’deki oylamaların ardından ilk kez Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı yakalamış olmalılar.
Bu fırsattan yararlanarak, kamuoyunun kafasını kurcalayan soruları arka arkaya soracaklarını tahmin ederek televizyona adeta kilitlendim.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşma metnini okurken, kahvaltı masasında önümdeki kağıda sorular çıkartmaya başladım.
Bu bir gazeteci refleksiydi.
Basın toplantısında olsaydım, neler sorabileceğimi sıraladım.
Sorulacak sorular açısından ortam adeta bir Cennet’ti.
Soru-cevap bölümüne geçildi.
Uzayda yaşadığını tahmin etiğim bir “Gazeteci” diyemiyorum, bir kişi, “meydanlara çıkacak mısınız?” diye sordu?
Zaten meydanlarda olduğu için bu referandumun yapıldığının farkında bile değildi.
Adeta yıkıldım.
Erdoğan ise güldü. “Zaten meydanlardayım” cevabını verirken, soru sahibine küçümseyen bir bakış da fırlattı
Cumhurbaşkanı Erdoğan devamla, referandumda büyük farkla evet çıkacağını söyledi. Peki, “ya hayır çıkarsa?” diye bir soru bekledim.
Kahvaltı sofrasında eşime, “bak, bu cevabın arkasından” bu soru gelecek dedim.
Ama, kaybettim basın toplantısının sonuna kadar “ya, hayır çıkarsa ne yapacak sınız?” sorusunun sorulmasını bekledim. Hayır, kimse sormadı. Kimse bunu aklına bile getirmiyordu. Gazeteciler konunun en önemli muhatabına bu soruyu sormuyordu.
Oysa, en önemli konu buydu. Sistem, Cumhurbaşkanı’na göre ayarlanmaya çalışılıyor. Yani halk tarafından seçilen bir cumhurbaşkanı, mevcut Anayasa’ya uymuyor.. O nedenle Anayasayı mevcut cumhurbaşkanına uydurmaya çalışıyorduk. Bu nedenle de referanduma gidiyorduk.
Peki referandumda “hayır” çıkarsa;
Mevcut cumhurbaşkanı, mevcut anayasal sınırlarına çekilecek mi?
Yoksa, boşuna mı referanduma gitmiş olacağız?
Hiç kimse bu soruyu sormuyor, Gazeteci arkadaşlarımız da dâhil.
“Ya, hayır çıkarsa?” (Kaynak: MedyaSpot-23 Ocak 2017 Pazartesi)
“Ya, hayır çıkarsa?”
Herşey “evet” üzerine kuruluyor.. Referendum’da “evet” çıkması kesin, acaba yüzde kaç evetle anayasa kabul edilecek gibi bir algı peşine düşürülmeye çalışılıyoruz.
Gazeteci arkadaşlar da bu moda girmişler.
Dün, Afrika gezisine çıkan Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul’da bir basın toplantısı düzenliyor.
Soru sorma yeteneğine ve özgürlüğüne sahip gerçek muhabirler için bulunmaz bir fırsat.
Meclis’deki oylamaların ardından ilk kez Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı yakalamış olmalılar.
Bu fırsattan yararlanarak, kamuoyunun kafasını kurcalayan soruları arka arkaya soracaklarını tahmin ederek televizyona adeta kilitlendim.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşma metnini okurken, kahvaltı masasında önümdeki kağıda sorular çıkartmaya başladım.
Bu bir gazeteci refleksiydi.
Basın toplantısında olsaydım, neler sorabileceğimi sıraladım.
Sorulacak sorular açısından ortam adeta bir Cennet’ti.
Soru-cevap bölümüne geçildi.
Uzayda yaşadığını tahmin etiğim bir “Gazeteci” diyemiyorum, bir kişi, “meydanlara çıkacak mısınız?” diye sordu?
Zaten meydanlarda olduğu için bu referandumun yapıldığının farkında bile değildi.
Adeta yıkıldım.
Erdoğan ise güldü. “Zaten meydanlardayım” cevabını verirken, soru sahibine küçümseyen bir bakış da fırlattı
Cumhurbaşkanı Erdoğan devamla, referandumda büyük farkla evet çıkacağını söyledi. Peki, “ya hayır çıkarsa?” diye bir soru bekledim.
Kahvaltı sofrasında eşime, “bak, bu cevabın arkasından” bu soru gelecek dedim.
Ama, kaybettim basın toplantısının sonuna kadar “ya, hayır çıkarsa ne yapacak sınız?” sorusunun sorulmasını bekledim. Hayır, kimse sormadı. Kimse bunu aklına bile getirmiyordu. Gazeteciler konunun en önemli muhatabına bu soruyu sormuyordu.
Oysa, en önemli konu buydu. Sistem, Cumhurbaşkanı’na göre ayarlanmaya çalışılıyor. Yani halk tarafından seçilen bir cumhurbaşkanı, mevcut Anayasa’ya uymuyor.. O nedenle Anayasayı mevcut cumhurbaşkanına uydurmaya çalışıyorduk. Bu nedenle de referanduma gidiyorduk.
Peki referandumda “hayır” çıkarsa;
Mevcut cumhurbaşkanı, mevcut anayasal sınırlarına çekilecek mi?
Yoksa, boşuna mı referanduma gitmiş olacağız?
Hiç kimse bu soruyu sormuyor, Gazeteci arkadaşlarımız da dâhil.
“Ya, hayır çıkarsa?” (Kaynak: MedyaSpot-23 Ocak 2017 Pazartesi)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder