15 Ocak 2018 Pazartesi

VİRGÜLÜNE DOKUNMADAN "Mehmet Necati GÜNGÖR" UYAP’I FETÖCÜLER ELE GEÇİRMİŞ!..

VİRGÜLÜNE DOKUNMADAN
Mehmet Necati GÜNGÖR
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Prof. Metin Feyzioğlu son zamanlarda önemli uyarılarda bulunuyor.
Biz de facebooktan takip ediyor, uyarılarına kulak veriyoruz.
Vatandaş olarak, Feyzioğlu’nun sözlerine dikkat kesilmemizin sebebi, O’nun boş bir hukukçu olmadığı, vatandaşlarıyla gerçekleri paylaşmada kullandığı dürüst ve yetkin üsluptur.
Son olarak, Cumhurbaşkanının
“UYAP’I FETÖCÜLER ELE GEÇİRMİŞ!”
yolundaki özeleştirisini ele aldı, bakın, neler söyledi.
Face’de paylaştığı bu söylemini virgülüne dokunmadan sizlerle paylaşmak istedim.
“Bugün sayın Cumhurbaşkanı kürsüden şunu söyledi. Aynen okuyorum:
‘Uyap’ı maalesef fetöcülere kaptırdık; bu bir öz eleştiridir. Evet, Uyap’ı fetöcülere kaptırdık.’
Ben buradan sayın Cumhurbaşkanına cevap veriyorum. Söylüyorum:
Evet sayın Cumhurbaşkanı Uyap’ı bir dönemde, -inşallah şimdi halâ değildir-, fetöcüler ele geçirdi.
Ama sayın Cumhurbaşkanı siz Uap’ı Fetöcülere kaptırmadınız. Siz Uyap’ı Teslim ettiniz. Evet, teslim ettiniz. Hiç o yüzden kaptırdık falan demeyin.
Ben sadece kendi yaptığımdan söyleyeyim;
Ankara Barosu Başkanı iken F tipi sizinle el ele bu devleti ele geçiriyor diye sizi uyardım mı?
Uyardım.
Türkiye Barolar Birliği Başkanı iken uyardım mı, uyardım.
Siz n’aptınız, salonu terkettiniz.
Siz salonu terk etmek yerine eğer dinlemeyi bilen bir yönetici olsaydınız sayın Cumhurbaşkanı, Başbakanlığınızda, Cumhurbaşkanlığınızda sizin gibi düşünmeyenlerden fikir almayı becerebilseydiniz, bu gün Uyap’ı Fetöcülere kaptırdık, hay Allah diye öz eleştiri yapmayacaktınız.”
Evet, o gün o toplantıda sayın Cumhurbaşkanı salonu terk eterken, “hadi gidiyoruz” diyerek kendinden önceki Cumhurbaşkanına, Genelkurmay Başkanına ve öteki devlet erkânına adeta emir vermiş, onlar da peşinden o salonu terk etmişlerdi.
Şimdi Gül kalkmış, eski Cumhurbaşkanı olarak kendinden sonraki Cumhurbaşkanının yerine oynamaya kalkışıyor yeniden.
Sayın Gül, şunu bilmelidir ki; bu milletten alacağı tek bir oy yoktur.
Erdoğan’la öyle bir yarışa girerse bu yarışı Erdoğan’ın kazanacağı, kendisinin ise oy yerine baş zarfları toplayacağı muhakkaktır.
Evet, sayın Feyzioğlu’nun da ifade ettiği gibi sayın Cumhurbaşkanı o gün kendisinin sözlerine kulak vermek bir yana, O’na hakaret ederek salonu terk etmişti.
“Ne istedilerse vermedik mi?” diye hayıflanan ses de Erdoğan’ın sesiydi.
Aynı ses bugün “Uyap’ı kaptırdık” diye öz eleştiri yapıyor.
Sadece Uyap’ı mı? Uyap’la birlikte adaleti de Fetö’ye kaptırdıklarını yeni yeni fark etmiyor muyuz?
Altına zırhlı araba verilen savcı şimdi nerede?
Bazı hakim ve savcıların Fetöcü iddiasıyla meslekten atılmalarını, bir kısmının halâ hapishanelerde olmasını nasıl yorumlamak lâzım?
Erdoğan’ın beğendiğim bir tarafı var. Hatalarını itiraf ediyor.
İçindekileri saklamıyor, Gül gibi yerin altına konuşmuyor.
Meselâ;
“Aldatıldık”, “kandırıldık” diyebiliyor.
Bütün bunlar özeleştiri değil de nedir?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder